- vasıta
- средство; орудие- irtibat vasıtası
- mekanik vasıta
- nakil vasıtaları
- nakliye vasıtaları
- taşıma vasıtaları
- taşıt vasıtası
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
vasıta — is., Ar. vāsiṭa 1) Araç Millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek millî ülkümüzdür. Atatürk 2) Aracı Geçim bakımından da aynı yolu tutanlar vardır; memur kayırmak, mümkünse vasıta olmak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
vasıta hâli — is., dbl. Adın belirttiği nesnenin vasıta olarak kullanıldığını, fiile vasıta olduğunu belirtmek için kullanılan hâl Hilmi Ağa, teknesiyle yorgana vurdu bir tarafa fırlattı. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
vasita — वसित … Indonesian dictionary
vāsita — वासित … Indonesian dictionary
vāṡita — वाशित … Indonesian dictionary
vāṡitā — वाशिता … Indonesian dictionary
vâsıta — (A.) [ ﻪﻄﺱاو ] 1. aracı. 2. araç, alet … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
VÂSITA — İki şeyi birbirine ulaştıran. * Aracı. Arada bulunan. Vasıtalık eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
vāṡitā-gṛishṭi — वाशितागृष्टि … Indonesian dictionary
VÂSITA-İ NECAT — Necat vasıtası. Kurtuluşa sebep … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ağır vasıta — is. Motoru ağır yük veya birden fazla römork taşımak amacıyla güçlendirilmiş kamyon, tır vb., ağır araç Birleşik Sözler ağır vasıta ehliyeti … Çağatay Osmanlı Sözlük